2018-03-08 14:33:00

Herkese merhaba! 
Öncelikle size tesadüflerle dolu Portekiz maceramın nasıl başladığını anlatmak istiyorum. 3 yıl öncesine kadar EVS’in ne demek olduğunu bile bilmiyordum. Her şeyini ilham aldığım ablam, 3 yıl önce Macaristan’da Evs yaptı. İlk olarak EVS’i bu sekilde duydum. Bana o zamandan beri “Mezun olunca bunu sende yapmalısın!” derdi. 
Üniversite de son seneme geldiğimde araştırmalara başladım ve yaklaşık 7 ay boyunca proje araştırdım, başvurularda bulundum. Facebook sayfalarından, EVS’in kendi sitesinden sürekli projelere başvuruyordum. Düşündüğüm kadar kolay olmadı. Ilk zamanlar cok umutlu başlamama rağmen son zamanlarda artık ümidimi yitirmiştim. Mezun olduktan sonra EVS’ten başka bir düşünmüyordum, sadece bunu yapmak istiyordum. Okulum bitince Adana’ya, ailemin yanına döndüm. Bu sırada ablam tatil icin yanımıza gelmişti. Bana bir yerde yerel gönüllü olarak çalışabileceğimi söyledi. Kendimi bir anda Portekiz’den gelen bir EVS gönüllüsüne Türkçe dersi verirken buldum. Benim için inanılmaz bir tecrübeydi.

 

[14:28, 8.3.2018] ozge: Portekiz ile ilk bağımı aslında bu şekilde kurmuştum. Daha sonra ablamla eğlencesine fal bakıyorduk ve bana bir anda “Sen Portekiz’e gideceksin” dedi. Içimden “Nerde bende o şans..” diye düşündüm. Akşam eve döndüğümüzde ablamın bağırmalarını duydum. “Koş! Portekiz’de bir proje buldum. Hemen basvurmalısın!” dedi. Bu sefer icime bir umut dogdu. Sanki bu sefer başarabilecekmişim gibi hissettim. Sabah hemen başvuruda bulundum. Ardından ablamla birlikte arabayla bir yere giderken radyodan Portekiz ile ilgili bir şarkı duyduk. Bir anda birbirimize baktık ve bu kadar da tesadüf olamaz diye düşünmeye başladık. Bu projeye başvurduktan sonra başka hiçbir projeye başvurmadım. İçimde hep bu olacakmış gibi hissettim. 
Ardından 1 hafta geçti. Bir mail aldım, Zeynep Hanım’dan! Benimle skype görüşmesi yapmak istediğini belirten bir mail yollamıştı. O an yaşadığım şeyleri anlatacak bir kelime bulamiyorum. Mutluluktan ağlamaya başladım. Ama bir yandan da kendimi umutlandırmamaya çalışıyordum. Skype gorüşmesi yapacağımız gün geldi. Heyecandan sabah 6’da kalktım! O gün hayatımın en güzel günlerinden biriydi. Zeynep Hanım’la çok samimi diyaloglarımız oldu, o kadar heyecanlıydım ki elim ayağım titriyordu. Görüşmeden sonra içimdeki heyecani durduramamaya başlamıştım derken 1 gün sonra Portekiz’den mail geldi, seçilmişim! O maili kaç kere okudum hatırlamıyorum. Duygularımı hala ifade edemiyorum. Annemin içerden mutluluktan ağlamaya başlaması hala gözlerimin önünde! 7 aylık hayal kırıklıklarından sonra bu olayın benim için ne kadar önemli olduğunu anlatamam. Evet belki biraz klişe olacak ama umudunuzu asla yitirmeyin! Ben, her şey bitti artık başvuru yapmayacağım derken kendimi bir anda vize hazırlıkları yaparken buldum.

Ben şu an Portekiz’de hayalimi yaşıyorum. Bu hayali yaşamama imkan sağlayan başta Zeynep Hanım olmak üzere bütün AGU ekibine ne kadar teşekkür etsem az kalır!